Bengisu'ya meyveleri tattırmanın en güvenli yolunu bu fileli meyveliklerle bulduk. baby Feeder diye bilinen bu ürünlerle kızımız hem dişlerini kaşıyor hem de meyvelerin tadına varıyor...
Bebeğimle Elele Dergisi'nin Özel Sayısı'nda "Büyükanne mi, bakıcı mı baksın" konulu haberde görüşlerimizle bize de yer verildi! Keşke resmimiz biraz daha büyük olsaymış desek de şimdiden hoş bir anı oldu...
Cimcimemiz anlamış öksürünce üstüne titrediğimizi, azıcık ilgilenmeyince başlıyor ö-hö ö-hö öksürmeye! Başta ciddiye aldık, üzüldük; öksürük nedense hep biz yanında değilken başlayınca uyandık. Doktoruna da sorduk, yaparmış böyle numaralar bu akıllı bıdıklar...
Zaman su gibi akıp gidiyor, Bengisu 5 aylık oldu bile... Dişleri patladı patlayacak, eline ne geçerse her şeyi diş kaşıyıcı gibi kullanmakta üstüne yok! Buna ayakları ve bizim el-kollarımız da dahil :) Bu arada kızımız artık yan dönebiliyor, biberonunu kendi tutabiliyor, ayaklarına uzanabiliyor, diğer bebekler ilgisini çekiyor, oyuncağı elinden alınınca yaygarayı basıyor...
Bengisu'nun daha doğduğu gün varolan uyuma stili hakkında birkaç küçük şey: * Kafa sağa çevrilir * Kollar kanat gibi 2 yana açılır * Yayıla yayıla uyunur * Uyanınca fasulye gibi bedeninden çıkan minik kollarla iyice gerinilir * Anne-baba "GAK" diye çağırılır * Yanına gelen anne-babaya kocaman gülümsenir...
Bengisu sonunda amcasıyla da tanışarak ailesinin tüm fertleriyle tanışmış oldu. Amcayı ilk görüşte yaygarayı bassa da kan çekti derler ya hani, 5 dakkaya kalmadan gülücükler atmaya başladı :)