29 Mayıs 2009 Cuma
Heybedeki kız
Bizim tabirimizle heybe, orijinal adıyla "Native Carriage". İyi ki almışız dediklerimizden... İnsanların gözü alışık olmadığından biraz tuhaf bir taşıma stili gibi gözükse de bizim için inanılmaz kolaylık. Arabasını açmaya üşendiğimiz zamanlarda, özellikle kısa mesafeli yürüyüşlerde Bengisu hep heybesinde geziyor. Bi de sıkışık yerde olmayı seviyor sanırım 2. dakikada uyuyakalıyor :)
24 Mayıs 2009 Pazar
Bengisu Top3
1.Pazar öğleden sonraları Beyoğlu Tünel Starbucks'ta jazz müzik eşliğinde kestirmek
2.Boğaziçi'nin çayırlarına serilmek, kedileri kovalamak
3.Haggı'sını yani ninnili oyuncağını hayran hayran izlemek, onu severken uyuyakalmak
Ve dahası:
-Pencereden dışarıyı izlemek
-Gittiği restoran ve kafelerde komşu masalarda oturanlara bakışlar atıp cilveler yapmak, herkesin ilgisini üzerine çekmek
-Gördüğü her şeye uzanıp diş kaşımak
18 Mayıs 2009 Pazartesi
15 Mayıs 2009 Cuma
6. ay ve ek gıdalar
6 Mayıs 2009 Çarşamba
Külkedisi
Bengisu'ya doğduğundan beri çorap-patik-ayakkabı giydirmek imkansız gibi bir şey... Ayağındaki her şeyi çıkartmayı başaran kızımızın sokaklarda attığı patikleri ayakkabıları toplamak bizim için gelenek olmuştu zaten. Dün de doktor dönüşü sırasında 2 kere düşürdüğü ve her seferinde bulup giydirdiğim en sevdiği kırmızı ayakkabısı, sonunda bir kez daha düştü ve ne olduysa oldu 3. düşürmede kayboldu. Geçtiğimiz yerlerden tekrar tekrar geçip ayakabıyı arasak da bir türlü bulamadık malesef. Bengisu da Külkedisi masalındaki prenses gibi balkabağından pusetinin içinde elinde kırmızı ayakkabısının tekiyle evimizin yolunu tuttu.
Çın-çın! İlk dişimiz patladı :)
Dün ilk kez ev yapımı yoğurt tattırırken duyduğum bu ses kızımızın ilk dişinin habercisi oldu :) Aynı zamanda son zamanlardaki sebepsiz huysuzlanmaların da açıklayıcısı oldu. Bu arada geleneklere göre, yeni çıkan dişi ilk fark eden kişinin bebeğe hediye alması gerekirmiş. Bilseydim, çıt çıkarmazdım :)
3 Mayıs 2009 Pazar
İlk ilkbahar
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)